EPDK tarafından hazırlanan Elektrik Piyasasında Önlisans veya Lisanslara Konu Üretim Tesislerinin Santral Sahalarının Düzenlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar, 25 Haziran 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Mevcut ve yeni kurulacak lisanslı elektrik üretim santrallerinde birden fazla kaynakla elektrik üretimi yapılacak hibrit elektrik üretim tesislerinin önünü açılıyor. Düzenlemeye göre, kömür, doğalgaz ve jeotermal santrallerinin içine GES kurulabilecek.
Kurul Kararına buradan ulaşabilirsiniz.
EPDK, elektrik santral sahalarına ilişkin yeni metodolojiyi belirledi. Yeni metodoloji özellikle yeni yatırım olanakları ve istihdamın arttırılmasına katkı sağlayacak şekilde kurgulandı. Santral Sahalarının Düzenlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar ile ilgili EPDK’dan yapılan açıklamaya göre, tarım bölgelerindeki jeotermal tesisler, tarımsal atıklardan faydalanıp elektrik üretmek için biyokütle tesisler kurabilecek.
Düzenleme ile santrallerin bulunduğu sahalarda yapılacak yenilenebilir enerji tesisleri ile yeni yatırım ve istihdam olanakları artırılacak. Diğer kaynaklardan elektrik üreten şirketler aynı santral sahası içinde kendi güneş enerjisi santrallerini de kurabilecek… Böylelikle güneş panellerinin yaygınlaşması ve yerli panel üretiminin de artması bekleniyor.
Özellikle tarım bölgelerinde kurulmuş olan jeotermal enerjiye dayalı santrallerde ise bölgedeki tarım artık ve atıkları kullanılarak hem söz konusu atıkların bertaraf edilmesi hem de elektrik üretiminin artırılması amacıyla biyokütleye dayalı yardımcı kaynak üniteleri kurulabilecek. Ayrıca kömür ve doğalgaz gibi konvansiyonel enerji kaynaklarına dayalı santral sahalarında da güneş veya biyokütle gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının birlikte kullanılmasına imkan sağlanacak.
Yeni metodoloji çerçevesinde elektrik santral sahaları, enerji kaynağı ve teknoloji tipine göre belirlenecek, yatırımcının ihtiyacından fazla alanın kamulaştırılmasının önüne geçilecek. Atıl kalan -yüzlerce dönümlük- alanlar elektrik üretiminin bir parçası haline gelecek.
Düzenlemeyle, önlisans ve üretim lisanslarına derç edilecek santral sahaları rüzgar, güneş, hidroelektrik, termik, biyokütle, jeotermal, nükleer enerji kaynakları ayrı ayrı değerlendirilebilecek.
Kurulacak tesisin arazisinin büyüklüğü kaynak ve teknoloji tipine göre değişiklik gösterecek. EPDK, belirlediği kriterlere göre yapacağı incelemenin ardından, yatırımcının sahasının metodolojiye uygun hale getirilmesini sağlayacak. Böylece, yatırımcının ihtiyacından fazla alanın kamulaştırılmasının, satın alma veya kiralama yoluyla mülkiyet ya da kullanım hakkı elde edilmesinin önüne geçilecek. Ayrıca tarım alanları bakımından ortaya çıkan ihtilaflar da ortadan kaldırılmış olacak.
EPDK söz konusu düzenlemeyle santral sahalarının belirlenmesinde bir kontrol mekanizması oluşturacak. Böylece ihtiyaca göre belirlenecek sahalarda yatırımcının fazla maliyete katlanmasının da önüne geçilecek.
Konuyu değerlendiren EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz düzenlemenin atıl alanların ekonomiye kazandırılması açısından büyük önem taşıdığını kaydetti. Yılmaz; kurulacak yeni tesislerin, yeni iş ve istihdam olanaklarını da beraberinde getireceğini vurgulayarak: “Bu düzenleme ile ülkemizin yenilenebilir enerji kaynaklarından daha fazla yararlanmasının önünü açıyoruz. Mevcut tesislere ilave yatırım imkanı ile yatırım ortamına hız veriyoruz. Yatırımcılardan da daha fazla yatırım ve istihdam geleceğine inanıyoruz.”dedi.