-0.5 C
Ankara
Tuesday, December 17, 2024
spot_img

Bankalar stratejilerini iklim risklerine göre uyarlamalı

Bain & Company ve Jupiter Intelligence’ın ortak araştırması, bankaların kredilendirme stratejilerini küresel ısınma kaynaklı risklerdeki artışı göz önüne alarak uyarlaması gerektiğini ortaya koyuyor.

Bain & Company tarafından, dünya çapında toplam varlıklar bakımından en büyük 50 banka üzerinde gerçekleştirdiği değerlendirme, mortgage kredisi verme stratejilerinde iklim değişikliğine bağlı fiziksel riskleri göz önüne alan bankaların azınlıkta olduğunu gösteriyor. Söz konusu çalışma, halihazırda Finansal İstikrar Kurulu’nun (FBS) İklimle İlgili Mali Beyan Görev Gücü’ne (TCFD) bağlı bankaları içeriyor.

Avrupa bankalarına ilişkin analizde, yalnızca %18’inin mortgage verme stratejilerine fiziksel riskleri entegre ettiğini ortaya koyuyor. Başka bir deyişle, Avrupa bankalarının büyük çoğunluğu strateji tanımlarına, denetleme süreçlerine, hedef belirleme sürecine, ürün arzına veya müşteri angajmanına fiziksel riskleri henüz katmamış durumda.

Bain & Company ve Jupiter Intelligence tarafından gerçekleştirilen global fiziksel risk etkisi analizi, iklim değişikliğini titizlikle hesaba katmamanın bankalar ve genel anlamda finansal kurumlar için ne gibi tehlikeler oluşturduğuna ışık tutuyor. Araştırmada, dünya çapında fiziksel risk tehlikeleriyle karşı karşıya kalması beklenen toprakların gitgide arttığı görülüyor.

ABD topraklarının %43’ü halihazırda fiziksel tehlike altında, bu oranın 2050’de %65’i bulması bekleniyor. Endonezya’da ise şu anda %31 olan bu oranın 2050’de %97’ye yükseleceği tahmin ediliyor. Avrupa ülkeleri de aynı zaman aralığında benzer bir artış gösteriyor. Almanya’nın risk altındaki topraklarının %33’ten %68’e, İtalya’daki risk altındaki toprakların ise %40’tan %62’ye yükseleceği öngörülüyor.

Bain ve Jupiter, Avrupa merkezli bir banka için olası finansal sonuçları simüle ederek söz konusu değişimlerin bankaların varlıkları ve karlılığı üzerinde oluşturabileceği etkileri ortaya çıkardı. Hafifletici önlemlerin alınmaması durumunda, söz konusu örnek bankanın mortgage teminat değerlerinin %10-15 oranında düşebileceği görüldü. Bu durum söz konusu bankaların mortgage karlılığını %7-10 oranında düşürebilir.

Bain & Company kıdemli ortağı ve firmanın Sürdürülebilir ve Sorumlu Finansal Hizmetler departmanı yöneticisi Camille Goossens, konu hakkında şu yorumlarda bulundu: “İklim değişikliği, dünya çapında menkul ve gayrimenkul mallar üzerinde derin bir etki bırakırken hiçbir pazarın buna karşı bir bağışıklığı söz konusu olmayacak. Halihazırda bankaların iklim değişikliği risklerine çözüm bulma stratejileri oldukça sınırlı durumda.”

“Birçok banka, iklim değişikliğine bağlı risklerle karşı karşıya bulunduğunu bilmekle birlikte, gelecekteki söz konusu riskleri hafifletmek üzere iş stratejilerini uyarlamaya yönelik değişiklikleri gerçekleştirmiş durumda değil. Portföylerindeki risklerle başa çıkmak üzere bütüncül bir yaklaşım oluşturmamaları durumunda kendilerini büyük ölçüde tehlike altında bulabilirler.”

Bain İstanbul Ortaklarından Onur Kayahan ise konuyla ilgili görüşünü şu sözlerle özetliyor: “Türkiye’de bankacılık sektörü, söz konusu dönüşüme ve iklim risklerine giderek daha fazla ilgi gösteriyor. Mevzuat tarafında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) 2021’de iklim risklerinin kredi taahhüt ve denetleme süreçlerine entegre edilmesi hakkında kapsamlı bir uygulama rehberi yayınladı; ayrıca 2022 Aralık ayında bir etki değerlendirmesi gerçekleştirdi.

Orta vadeli sürdürülebilir bankacılık strateji planı göz önüne alındığında, bankacılık sektöründe bu konunun daha fazla ön plana çıkmasını, rehberlik ve yönlendirmelerin artmasını bekliyoruz.

Ayrıca, kredi ve teminat portföylerindeki yüksek riskli sektörler ve coğrafyalar göz önüne alındığında, hem geçiş hem de fiziksel riskler bankalar için kritik önem taşıyor. Bankaların önündeki sınav, doğru verilere ulaşmak ve risk sayısallaştırma alanında ileri görüşlü bir metodoloji uygulamak.”

Bankalar mortgage portföylerine yönelik tehditlere nasıl yanıt vermeli?

Bain’in raporu, bankaların iklim değişikliğinin etkilerini sınırlandırmanın ötesinde savunma taktikleri, hücum taktikleri ve yeni tekliflerin kombinasyonu ile genel karlılığı artırmaya yönelik stratejileri nasıl uygulamaya koyabileceğini ortaya koyuyor.

Buna göre;

Potansiyel savunma taktikleri arasında farklılaşan kredi-teminat oranı uygulamaları ve kredi ve teminat koruma sigortaları aracılığıyla banka için risk maliyetini azaltmak sayılabilir. Daha ofansif bir yaklaşımda, düşük riskli varlıklar için indirim oranlarını artırmak veya sadece iklim riski korumasına yönelik özel sigorta yapılması söz konusu olabilir. Özellikle piyasaların yeni olgulara uyum sağladığı erken dönemlerde tersine etki yapabileceği için bu tür adımlarda sınırların zorlanmaması gerekiyor.

Raporda son olarak bankaların, müşterilerini iklim değişikliği etkilerine karşı korumak adına yeni ürün ve hizmetler geliştirmesi tavsiye ediliyor. Bunlar arasında iklime adaptasyon çözümlerinin finansmanı ile kurumsal varlık ve tesislerinin dayanıklılık değerlendirmesi de yer alıyor.

Analizde hafifletme önlemleri ile değer yaratma hamlelerini bir arada uygulamanın, 2030’da bankaların net operasyon gelirinde yüzde 15 ila 20 puanlık bir artış sağlayabileceği ortaya konuyor.

Hızlı takipçiler arasında yer alan bankaların bile, geleceğe hazırlıklı olmak adına portföylerinin risk maruziyetini analiz etme ve şeffaf hale getirme becerilerini geliştirerek bir an önce harekete geçmeleri gerekiyor.

TENVAhttps://www.tenva.org
Türkiye Enerji Vakfı (TENVA), enerji kaynakları, teknolojileri, politikaları ve enerji piyasalarında gerçekleşmekte olan ulusal ve uluslararası gelişmelere aktif katkı sunmak için 2012 yılında faaliyetlerine başladı. Enerji sektörüne özel Türkiye'nin ilk ve tek düşünce kuruluşu olmanın verdiği ağırlıkla çalışmalarını gerçekleştiren TENVA bünyesinde; Enerji Teknolojileri ve Sürdürülebilirlik Araştırma Merkezi, Uluslararası Enerji Politikaları ve Diplomasisi Araştırma Merkezi, Enerji Piyasaları ve Düzenleyici İşlemler Araştırma Merkezi yer almaktadır. TENVA, dünya piyasalarındaki eğilimler ve politik gelişmeler dikkate alınarak; uluslararası bir bakış ve disiplinler arası bir anlayış ile sektörü ele alıyor ve bu anlayış çerçevesinde 2013 Haziran ayından bu yana aylık olarak Enerji Panorama dergisini yayınlıyor.

Benzer

Sosyal Medya

513BeğenenlerBeğen
431TakipçilerTakip Et
13,416TakipçilerTakip Et

Haber bültenimize abone ol

E-Bülten abonemiz olun, enerji sektörüne dair en güncel haberler ve duyurular her hafta e-posta adresinize gelsin.

spot_img

En Son Haberler