Mehmet ÖNER
Maliye Bakanlığı Eski Baş Hesap Uzmanı
Yeminli Mali Müşavir
moner@monerymm.com
Son dönemdeki yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik devlet teşvik ve yönlendirmelerine bir tanesi daha eklendi. Gelir Vergisi Kanunu’nda yapılan düzenleme ile konutların çatılarında güneş enerjisinden elektrik üretiminin teşvikine yönelik önemli bir adım atılmış durumda. Gelir Vergisi Kanunu 9. maddesinde düzenlenen esnaf muaflığından yararlanacaklar arasına, 27.03.2018 tarihinden geçerli olmak üzere, konutların çatılarına kurdukları en fazla 10 kW’ya kadar kapasiteli güneş enerjisi panelleri ile ürettikleri elektrik enerjisinin ihtiyaç fazlasını dağıtım şirketine satanlar dahil edilerek, gelir vergisinden muaf tutulmuşlardır.*
Gelir Vergisi Kanunu 9. Maddesine 7103 sayılı kanunun 3. maddesiyle eklenen 9. bent:
“14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu uyarınca lisanssız yürütülebilecek faaliyetler kapsamında yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik enerjisi üretimi amacıyla, sahibi oldukları veya kiraladıkları konutların çatı ve/veya cephelerinde kurdukları kurulu gücü azami 10 kW’a kadar (10 kW dâhil) olan (Kat maliklerince ana gayrimenkulün ortak elektrik enerjisi ihtiyacının karşılanması amacıyla kurulan dâhil) yalnızca bir üretim tesisinden üretilen elektrik enerjisinin ihtiyaç fazlasını son kaynak tedarik şirketine satanlar (Bu bendin uygulanmasında üçüncü fıkra hükmü dikkate alınmaz.)” hükümleri ile bu muafiyet yürürlüğe girmiştir.
Yapılan düzenleme vergi tekniği açısından tartışmalara açıktır. “Vergiden muaflık”, vergi hukukunda kişilere veya kazancı elde eden kuruma, faaliyetlerinin tamamından vergi alınmaması hakkı tanıyan, vergi mükellefini vergi dışı bırakan bir tanımlamadır. Yalnızca konutların çatısında elektrik üretilip satılması faaliyeti için “vergiden istisna edilme” düzenlenmesi yapılması gerekirken, vergi hukuku temel kavramları dikkate alınmadan “vergi muafiyeti” düzenlemesi yapılmıştır. İstisna kabul edilen gelirler için gerekli olan mükellefiyet tesisi, defter tutma ve beyanname verme zorunluluklarından kurtulmak amacıyla “vergiden muaflık” kapısı açılmıştır. Bu düzenleme hatasının tartışmasını bir yana bırakarak konuyu “esnaf muaflığı” kapsamında değerlendirmeye devam edeceğiz.
Muafiyetten yararlanmanın ilk şartı güneş enerjisi üretecek panel kapasitesinin en fazla 10 kW olmasıdır. Lisansız yürütülebilecek faaliyetler kapsamında birden çok 10 kW güce sahip üretim tesisine sahip gerçek kişiler yalnızca bir tesis için vergiden muaf esnaf sayılacak; diğer tesislerden elde ettiği gelirler için ticari kazanç kapsamında gelir vergisine tabi olacaktır.
Muafiyetten, sahibi oldukları veya kiraladıkları yalnızca konutların çatı veya cephelerine yerleştirilecek güneş paneli sahipleri diğer şartları sağlamaları halinde yararlanabilecektir. İşyerleri çatı veya cephelerine yerleştirilecek veya boş arazi, garaj gibi yerlere yerleştirilecek üretim tesisi sebebiyle muafiyetten yararlanılamayacaktır.
Konu hakkındaki uygulamaya yön vermek üzere Gelir İdaresi Başkanlığınca 303 numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği Taslağı hazırlanmış ancak henüz resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmemiştir.
Vergiden muaf esnaftan mal veya hizmet satın alanların stopaj yapmalarını gerektiren Gelir Vergisi Kanunu 94. Maddesine 18.Mayıs.2018 tarih ve 30.425 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 2018/11750 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla eklenen bent ile stopaj oranı % 0 olarak belirlenerek, kapsamdaki vergiden muaf esnaf stopaj yoluyla alınan gelir vergisi yükünden de kurtarılmıştır.
Sağlanan bu vergi ayrıcalıklarının yanında, Katma Değer Vergisi Kanunun 17/4-a maddesi düzenlemesine göre, vergiden muaf esnaf kabul edilen bu elektrik üreticilerinin son kaynak tedarik şirketine elektrik satışları Katma Değer Vergisinden istisnadır; KDV hesaplanmayacaktır. Bu kapsamda vergiden muaf esnaf imtiyazı tanınmış olan elektrik üreticileri vergi dairesine mükellefiyet tesis ettirmeyecek, defter tutmayacak ve beyanname vermeyecektir.
“Muafiyet sadece konutlar için geçerli”
Sözün özü, konutların çatılarına kurdukları en fazla 10 kW’ya kadar kapasiteli güneş enerjisi panelleri ile ürettikleri elektrik enerjisinin ihtiyaç fazlasını dağıtım şirketine satan gerçek kişiler vergi ödemeyecek, belge düzenlemeyecek, defter tutmayacak, vergi dairesi işlemleriyle uğraşmayacaktır.
Gerçek kişilerin, elektrik satışından elde ettikleri kazanca gelir vergisi uygulanmamasını sağlanan yazımızda bahsettiğimiz düzenlemeler, güneş enerjisi sitemleri ile ürettikleri elektriği 13,3 sent olarak aynı fiyattan satan şirketlerden daha avantajlı konuma getirdi. Şirketler aynı fiyattan alım garantisi ile sattığı elektrik için, işletme maliyetleri ve amortisman düşülmesi sonrası kalan karları üzerinden kurumlar vergisi öderken, gerçek kişiler kazançları üzerinden herhangi bir vergi ödemeyecekler. Böylece aynı yatırım tutarı için gerçek kişilerdeki yatırımın kendisini amorti etme süresi şirketlerinkinden daha kısa olacak. Gerçek kişiler şirketlerden daha kısa sürede yatırdıkları parayı geri alabilecek; devamında da vergisiz olması sebebiyle şirketlerden daha yüksek bir getiri oranına sahip olacaklar. Vergi kanunları esas olarak şirketleşmeyi, kurumsallaşmayı teşvik eder bir çerçevede ilerlerken, enteresan bir şekilde gerçek kişi olarak elektrik üretim faaliyetinde bulunmak şirket olarak aynı faaliyeti yapmaktan daha avantajlı hale gelmiş durumda.